15 Temmuz Bir Halkın Uyanışı

0
147

Ülkemiz Cumhuriyet tarihi boyunca birçok darbe gördü. Hatta post modern darbeyle bile iktidarın değiştiğine şahit olduk.15 Temmuz bu açıdan ilk defa başarısız bir darbe girişimi olarak tarihe not düşüldü.

Ülkemizdeki darbelerin hiç biri iç kaynaklı planlama ile yapılmamıştır. Proje genelde ABD’de planlanır diğer düşmanımın düşmanı dostumdur diyen başta İngiltere olmak üzere diğer AB ülkelerinin desteği ile iç taşeronlar ve kuklalar ile uygulamaya konulurdu. İşte 15 Temmuz’da yine aynı dış mihraklar tarafından senaryosu yazılan, içerideki yıllarca bizim ekmeğimizi yiyen kansızlar tarafından uygulanmaya çalışılan bir darbe girişimiydi.

Her şeyi düşünmüşlerdi. Cumhurbaşkanının kamuoyunda bir anda itibarsızlaştıracaklarıcumhurbaskan tonlarca altın ve parayı, 16 Temmuzda güney sınırımızdan girecek Pkk’lı ve Şii milisleri, Kıbrıs’ta darbe sonrası güya asayişi sağlamak için ülkemize sokulacak binlerce İngiliz askerini, darbe sonrası 1 milyon kişinin kendi mahkemelerince yargılanıp idam edilmesini ve daha birçok detayı hazırlamışlardı. Bu detayların hiç biri güya İslami bir cemaate mensup sıradan memurların yapabileceği hesaplamalar olmadığı apaçık ortada. Bu “Fetö” yapısı dünya genelinde kendisine ajan yetiştirmesi için okul açılmasına izin veren ve destek olan CIA desteği olmadan bu darbe girişimini planlayamaz ve cesaret edemezdi.

abdEvet her şeyi ABD, AB ve tabi Siyonist abileriyle planlayan bu hainler çok önemli bir şeyi hesaba katamadılar. Bu güç çağ açıp çağ kapatan Türk Milletiydi. Darbelerle 30 yıl 50 yıl geri kaldığımızı bilen, ayrıca İslam ümmetinin son umudunun Türkiye olduğunun farkında olan bu aziz millet gerçekten bir destan yazmıştır. Darbe girişimi olduğunu anlayan vatansever halkımızın kimi evinde abdestini alıp ailesi ile vedalaşıp sokağa koştu, kimi de kurşunlar üzerlerine gelirken belediyelerin süs havuzlarında abdestlerini tazelediler.

O gece alçaktan uçan F-16 ların çıkardığı ses nedeniyle çof-16cuklarımın yatağını camlardan uzağa çekip onların ve tüm çocuklarımızın geleceği için hemen sokağa çıkmış biri olarak yazarken o geceyi ve tansiyonu, sela seslerini, sesimizin son gücüyle getirdiğimiz tekbirleri, kısıklı acıbadem arasında tanklara karşı yolu kesen polis araçlarındaki megafonla okunan dua ve Fatihaları yazarken tekrar yaşıyorum. Allaha şükür ki o gece Hz.İbrahim’in ateşine su taşıyan karınca misali de olsa sokağa çıkmışım ve safımı belli etmişim. Yarın çocuklarım ne yaptın dediğinde en azından onların yüzüne bakarak sabaha kadar sokaktaydım diyebileceğim.

bosna-zulumu90 ‘lı yıllarda Avrupa’nın göbeğinde Bosna zulmü yaşanırken radyolar aracılığıyla organize olup Taksim meydanındaki mitinge 10-12 yaşındayken katılmıştım, başörtüsüne özgürlük eylemleri, Filistin’e destek mitinglerine ve İsrail konsolosluğu önüne birçok kez gitmişliğim var. Hamdolsun bunların hepsi zalime karşı bir duruş ve 15 Temmuz’da Çengelköy’de Şehit olan Halil Kantarcı kardeşimizin şehadetten kısa bir süre önce dediği gibi ‘şöyle bir şey olsa da içten bir tekbir getirsek’ için bir fırsattı.

Evet 15 Temmuz darbesine 40 yıl hazırlanan bir yapı 40 günde vazgeçecek sanmayın. Fetullah gider Hayrullah gelir onlar için piyon ve maşa bitmez.

Bizlere düşen Türk-Kürt, Alevi-Sünni, Sağcı-Solcu gibi bundan sonra çıkabilecek tüm olaylarda sağduyulu olmaktır. Topla tüfekle bizi Çanakkale’de yıkamadılar, kültür yozlaştırma ve borçlandırma ile bizi işgal ettiler, şimdi de Tankla tüfekle istediklerini alamayanlar iç karışıklık için son sürat çalışıyorlar aman ha milletim uyanık ol, düşmanı ama gerçek düşmanı perde arkasındaki güçleri iyi tanı, piyonlar la uğraşma…

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here