Hayatı sıfırlamanın zamanı

0
93

Hayat aslında, bir tiyatro sahnesi gibidir ve herkesin rolleri ayrıdır. Rolümüzü sevsek de, sevmesek de oyunumuzu mükemmel şekilde oynamaya çalışırız.

Oyunun içinde bizi etkileyen olumlu ya da olumsuz olaylar zincirinde, dalgalarla boğuşarak, mücadelemizi sürdürürüz. Kısaca, inişli, çıkışlı, hırs ve egolarla dolu geçer günlerimiz. Bazen öyle zamanlarımız olur ki ne dayanacak gücümüz vardır nede kımıldayacak halimiz. Çaresizlikler içerisindeyken bile, tekrar, tekrar ayağa kalkar, hayata tutunmaya çalışırız. Amacımız doğru ve düzgün bir şekilde hayatımızı sürdürmeyi başarmaktır.

Aslında hepimizin farklı, farklı hikayeleri vardır ve herkes bu hikayedeki oyunda, kendi oyununu oynamaktadır. Yoğun bir tempo içerisinde, iş hayatı, ev sorumluluğu, aile sorumluluğu bir yerden bir yere yetişme çabası koşturmacası derken, birde bakmışız ki, zaman geçmiş ve maalesef ki hırslarımıza ve bir şeyleri elde etmek için yaptığımız hatalara yenik düşmüşüzdür.

Sonunda da koskoca kaybolan yıllar. Evet zaman geçmiştir, ve artık belki de tamam demenin elimizdeki kumandayı bırakmanın zamanı gelmiştir. Hırsların, egoların bir kenara atıldığı, uğraşmadan zorlanmadan su aksın yolunu bulsun dediğimiz yıllar başlamıştır…

Kazanmanın kaybetmenin önemli olmadığı ”Her şeyin başı sağlık gerisi teferruat” dediğimiz kendimizin farkına vardığımız yıllar. Kısaca ”HAYATIMIZI SIFIFRLAMAK ZAMANI”dır artık. Mutluluğun, sevdiklerinizle yapılan, güzel bir kahvaltıda, kızarmış ekmek kokusu ve demli bir çay, ardından içilen bir fincan kahve ve müzik kadar sade ve basit olduğu gerçeğidir…

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here